[Nakarat](x2)
Yolla, huzurunu kaçıran her şeyi
Yollar, ayaklarına daha hafif gelir
Olmaz, yalnızlığın bedeli çok ağır
Durma, yolla, yolla, yolla, yolla, yolla
[Verse 1]
Yolla…
Yırtık pabuçlar…
Görmeyin, görmeyin, görmeyin, görmeyin yamam var
Geçmişi unut geleceği avuçla
Uğruna akıttığın kana yakışmaz doğruyla atışmak
Ölmeyip dönmeyi bildiğin an
Gençliğe düştüğün ak, geldi mi güldüğün af?
Çıkacak aldığın hak, g** gibi kaldığın an, g** gibi kaldığın an
Delirip diye diye ‘’aklım nerde?’’
Para değil mantığı çaldın benden
Kalanım tam da bıraktığın yerde
Başarıp, dönücem, alıcam senden
Gitse de kaçamaz asla
Ardında gölgeyim
Altında sığınan eşkallerden nankörlükler bekleyen
Hayal dediğin şey zorla yaşattı
Umut ettim bi' an ölmeyi
Ama şükretmemek beter
Nankörlüktenmiş meğer
[Nakarat](x2)
Yolla, huzurunu kaçıran her şeyi
Yollar, ayaklarına daha hafif gelir
Olmaz, yalnızlığın bedeli çok ağır
Durma, yolla, yolla, yolla, yolla, yolla
[Verse 2]
Kaybettirebileceği onca şey varken zamanı seçenler affedilmemeli
Düşünüp üfleme; sahip olmanın kafası kaybedince gelir
Yalnızsan beraberiz
Birliktelik olmalı yalnızlığın bedeli
Kendini affedemiyorsan ne önemi var ‘’n’olur affedin’’ demenin
Bedenim ruhumu sıkıştıran bir et çuvalı mahkumuysa benim
Onu fikrimle birleştirince tüm çektiği cezalar affolurlar
Dönebileceğim bir yer yok dört duvara kilidim
Kaybolurum ama hak edebileceğin kadar için çalış
Ulaşamadan öl uğraşamayıp mahvolur bedeni
Bıraktığım gibi bulamadım asla kimseyi değil kendimi
Kim olduklarını tanımaya çalıştıkça hayatım dedirtti ‘’ben kimim?’’
Umrunuzda olansa biraz aşk ve rahat, para ve zevkiniz
Sizden farklıyım
Edindikçe değil çünkü düşündükçe zenginim
Ailene güven
Dostlara değil, kaybına gülen
İki değil 10 bin bir yüzlüler
Peki, tamam iyi dememiz için
1000 alıp 1 vermen gerekir
Gayet adil, mutluluk dile
Ama müptela bu bedenim kine
Sunduğun bi' yudum su değil kireç
[Nakarat](x2)
Yolla, huzurunu kaçıran her şeyi
Yollar, ayaklarına daha hafif gelir
Olmaz, yalnızlığın bedeli çok ağır
Durma, yolla, yolla, yolla, yolla, yolla