Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden
Yiğit harmanları, yığınaklar
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların
Dize getirilmiş haydutlar
Hayınlar amana gelmiş
Yetim hakkı sorulmuş
Hesap görülmüş
Demdir bu
Demdir
Derya dibinde yangınlar
Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs
Uçmuş bir kuş tüyü hafifliğinde
Çelik kadavrası koruganların
Ölünmüş, canım, ölünmüş
Murad alınmış
Gelgelelim
Beter, bize kısmetmiş
Ölüm, böyle altı okka koymaz adama
Susmak ve beklemek müthiş
Genciz, namlu gibi
Ve çatal yürek
Barışa, bayrama hasret
Uykulara, derin, kaygısız, rahat
Otuz iki dişimizle gülmeye
Doyasıya sevişmeye, yеmeğe
Kaç yol, ağlamaklı olmuşum gecеleri
Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret
Ve asıl biz biliriz kederi
İçim, bir suskunsa tekin mi ola?
O Malta bıçağı, kınsız, uyanık
Ve genç bir mısradır
Filinta endam
Neden, neden alnındaki yıkkınlık?
Bakışlarındaki öldüren buğu?
Kaç yol ağlamaklı oluyorum geceleri
Nasıl da almış aklımı
Sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan
Dost, düşman söz eder kendi kavlince
Kınanmak, yiğit başına
Bu, ne ayıp, ne de yasak
Öylece bir gerçek, kendi halinde
Belki, yaşamama sebep
Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu
Hani, kurşun sıksan geçmez geceden
Anlatamam, nasıl ıssız, karanlık
Ve zehir zıkkım cıgaram
Gene bir cehennem var yastığımda
Gel artık
Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden was written by Ahmed Arif.